Kastamonu Üniversitesi | Geleceğini İnşa Edeceğin Üniversite

BASINDA BİZ

21 Mart 2024 tarihide Kastamonu Üniversitesi Kütüphane ve Dokümantasyon Dairesi Başkanlığı,  Kastamonu Üniversitesi Kültür Sanat Uygulama ve Araştırma Merkezi,  Kastamonu Üniversitesi Türkçe Öğretimi Uygulama ve Araştırma Merkezi,  Kastamonu Üniversitesi  Türk Halk Bilimi Uygulama ve Araştırma Merkezi işbirliği ile  "Nevruz" etkinlikleri yapıldı. Etkinlik Açıksöz gazetesinden yer aldı.

 

Abdulillah Altun Abdulillah Altun

Kastamonu Üniversitesinde ‘Nevruz’ coşkusu…

Kastamonu Üniversitesi (KÜ) Kültür Sanat Uygulama ve Araştırma Merkezi; KÜ Halk Kültürü Araştırma Merkezi, Türkçe Öğretim Merkezi ile Kütüphane ve Dokümantasyon Merkeziyle birlikte “Türklerin Millî Bayramı Nevruz-Ergenekon Bayramı” büyük bir coşku ile kutlandı.

Etkinlik kapsamında üniversitenin merkez kütüphanesinde Nevruz-Ergenekon Kitapları Sergisi düzenlendi. Kastamonu Üniversitesi Kültür Sanat Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Doç. Dr. Zeki Gürel, “Türklerin Millî Bayramı Nevruz-Ergenekon” konulu bir konferans verdi.

Gürel konferansında; Yeni Gün adının Farsça Nevruz şeklinde söylenmesinden dolayı bu bayramı Farslara aitmiş gibi göstermenin çok yanlış olduğunu vurguladıktan sonra; Türk Dünyasında Nevruz-Ergenekon Millî Bayramının tarihçesinden bahsetti.

“Bu günün, Kuzey Yarımkürede gece ile gündüzün eşit olduğu gün olmasından dolayı Kuzey Yarım Kürede yaşayan pek çok milletin bu günü bayram olarak kutlamalarından daha tabii ne olabilir” diyen Doç. Dr. Zeki Gürel, bu günün Türklerin kullandıkları tarihî On İki Hayvanlı Türk takviminde yeni yılın başlangıcı olarak kutlandığını ve yine Türklerin Ergenekon’dan çıkışının da bu günde gerçekleşmesinden dolayı bu bayrama Ergenekon Bayramı dendiğini anlattı.

21 MART, RESMİ TATİL OLMALI

Kastamonu’da da 1914 ve 1915 yıllarında kutlanan Ergenekon Bayramının o günün gazetelerinde haber olduğunu vurgulayan Gürel, Millî Mücadeleyi de ikinci Ergenekon olarak nitelendirdi. Bayramları; dinî bayramlar, devletlik bayramlar ve millî bayramlar olarak tasnif eden Zeki Gürel, bunların hepsinin de millî olduğuna özellikle vurgu yaptı. Nevruz-Ergenekon Bayramının Türkiye dâhil dünyanın her yerinde bütün Türk Milletinin millî bayramı olduğunu ve bu bayramın bütün Türk Dünyasında 21 Mart’ta kutlanan tek ortak bayram olduğunu belirten Doç. Dr. Gürel, Türk Devletlerinde bu bayram gününün resmî tatil olduğundan hareketle Türkiye’de de 21 Mart’ın Nevruz-Ergenekon Bayramı Günü olarak resmî tatil olmasının gerektiğini gerekçeleriyle anlattı. Türk Devletler Teşkilatının bu yolda atılmış çok önemli bir adım olduğunu ifade eden Gürel, Türk Dünyasının birlik ve beraberliğinin sadece Türkler için değil dünyanın kurtuluşu, huzuru ve barışı için gerekli olduğunu söyledi.

Kastamonu Üniversitesinde ‘Nevruz’ coşkusu…

Doç. Dr. Zeki Gürel, “Nevruzunuz-Ergenekon Bayramınız kutlu olsun” diyerek başladığı sözlerini anlamlı bir dua ile tamamladı. Bu dua kadar anlamlı olan bir başka şey de etkinliğe katılan coşkulu kalabalığın bu duaya hep birlikte âmin demeleriydi.

Etkinlikte Nevruz geleneğinin olmazsa olamazı Nevruz Tepsisi de hazırlanmıştı. Türkiyeli ve Türk Dünyasından gençler ve misafir öğretim üyeleri millî kıyafetleriyle ve ellerinde bağımsızlıklarının sembolü bayraklarıyla kendi ülkelerinde yapılan Nevruz kutlamalarını anlattılar ve Nevruz Bayramında oynanan oyunlardan örnekler sundular.

Program boyunca coşku hiç eksik olmadı. Programın son etkinliği ise bütün katılımcıların sahneye gelerek Anayurt Marşını hep birlikte söylemeleri oldu. Özellikle bu son sahne görülmeye değerdi. Yeni Gün-Nevruz-Ergenekon Bayramındaki geleneklerin bütün Türk dünyasında aynı olduğuna şahit olan katılımcılar bir kere daha gördüler ki, Yeni Gün-Nevruz-Ergenekon Türk’ün millî bayramı…

Kastamonu Üniversitesinde ‘Nevruz’ coşkusu…

Afganistan’da yaşayan Özbek Türklerinden olan Sabir Karger’in yazıp bestelediği marşın sözleri şu şekilde;

Anayurt Marşı 

Özbek, Türkmen, Uygur, Tatar, Azer; bir boydur.

Karakalpak, Kırgız, Kazak; bunlar bir soydur.

Özbekistan, Türkmenistan diye kurmuşlar.

 Anayurdum Türkistan'ı bölüp koymuşlar.

İnanmayın, aldanmayın ey Türk yiğitler.

Dört bin yıllık geçmişleri var olan Türkler.

Özbek, Türkmen, Uygur, Tatar, Azer; bir boydur.

Karakalpak, Kırgız, Kazak; bunlar bir soydur.

Türkistan, Kafkasistan ey güzel yurdumuz.

Sana kurban olalım hey anayurdumuz.

Özbek, Türkmen, Uygur, Tatar, Azer; bir boydur.

Karakalpak, Kırgız, Kazak; bunlar bir soydur.

Üniversitenin en büyük salonunda düzenlenen Nevruz-Ergenekon Bayramı kutlamalarına İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Serhat Yılmaz ve çok sayıda akademisyenin yanı sıra Türk Dünyasından öğrenciler ve Türkiyeli öğrenciler katıldı. Türk’ün millî bayramı Nevruz-Ergenekon Bayramı kutlu olsun… Dünya huzur bulsun!.. (İslâm Yaşar)

HABER İÇİN TIKLAYINIZ

Nevruz Kutlaması Yapıldı

21 Mart 2024 tarihide Kastamonu Üniversitesi Kütüphane ve Dokümantasyon Dairesi Başkanlığı,  Kastamonu Üniversitesi Kültür Sanat Uygulama ve Araştırma Merkezi,  Kastamonu Üniversitesi Türkçe Öğretimi Uygulama ve Araştırma Merkezi,  Kastamonu Üniversitesi  Türk Halk Bilimi Uygulama ve Araştırma Merkezi işbirliği ile  "Nevruz" etkinlikleri yapıldı.

 

 

BASINDA BİZ

Doğumunun 140. Yılında Ömer Seyfettin Paneli ve Ömer Seyfettin Kitaplar Sergisi" gerçekleştirildi. Etkinlik Açıksöz gazetesinde yer aldı.

Kastamonu Üniversitesi, 140. yaşında Ömer Seyfettin’i andı

Kastamonu Üniversitesi (KÜ) Kültür Sanat Uygulama ve Araştırma Merkezinin, KÜ Kütüphane ve Dokümantasyon Daire Başkanlığı ile birlikte düzenledikleri “Doğumunun 140. Yılında Ömer Seyfettin Paneli ve Ömer Seyfettin Kitapları Sergisi” etkinliği öğrenci ve öğretim elemanlarının katılımıyla üniversitenin Merkez Kütüphanesinde gerçekleştirildi.

Abdulillah AltunAbdulillah Altun

 

Doç. Dr. Zeki Gürel’in yöneticiliğini yaptığı panelde; Doç. Dr. Tuba Dalar, “Ömer Seyfettin ve Yeni Lisan Hareketi” konusunu anlatırken Türklerde dil konusundaki çalışmaların tarihçesine örneklerle temas edip tarihçesini verdikten sonra Ömer Seyfettin, Ali Canip ve Ziya Gökalp’in başlattıkları “Yeni Lisan” hareketinin önemini ve ne anlama geldiğini ortaya koydu.  Doç. Dr. Onur Hasdedeoğlu “Ömer Seyfettin ve Balkanlar” konusunu; Ömer Seyfettin’in Balkanlarda asker ve dergi çıkartmak amacıyla bulunduğunu hatta Balkanlarda esir edildiğini, buradaki gördüklerinden ve intibalarından hareketle yazdığı hikâyeleri üzerinden örnekler vererek konusunu anlattı.

Kastamonu Üniversitesi, 140. yaşında Ömer Seyfettin’i andı

Kastamonu Üniversitesi Kültür Sanat Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Doç. Dr. Zeki Gürel de “Ömer Seyfettin Üzerine Yorumlar” başlıklı konuşmasında; Ömer Seyfettin’in yaşadığı dönemin (1884-1920) Osmanlının zor zamanları olduğunu ve bu zaman diliminde “Üç Tarz-ı Siyaset” Osmanlıcılık-İslâmcılık-Türkçülük akımları içerisinde Türkçülük fikir akımını benimsemesini gerekçeleriyle anlattı. Millî Edebiyatı kuran, Çanakkale Zaferini kazanan ve Cumhuriyeti kuran fikrin de bu olduğuna vurgu yaptı. Ömer Seyfettin ve arkadaşlarının Türkçülüğünün dinsizlik demek olmadığını, bunların insanlığı yaşatmak için; millet sevgisi, vatan sevgisi, din ve dil sevgisi konusunda ısrarcı olduklarını bu ısrarlarını da yazdıkları eserlerde işlediklerini örnekleriyle anlattı. Gürel, Ömer Seyfettin’in 36 yılık kısa ömrüne pek çok eser sığdırmasına da dikkatleri çekerken; “Ömer Seyfettin’in eserlerini külliyat halinde okumak gerek” dedi.

Kastamonu Üniversitesi, 140. yaşında Ömer Seyfettin’i andı

 

Doç. Dr.Zeki Gürel’in, Ömer Seyfettin’in eserleri üzerinden bugüne dair çıkarımları ise şunlardı: “Ömer Seyfeddin, aramızdan ayrılalı tam 104 yıl oldu ama o, yazdıklarıyla hâlâ bugünün insanına mesajlar vermeyi, bir şeyler söylemeyi sürdürüyor. Çünkü onun yaşadığı ve ürettiği dönem bir devletin yıkılıp bir başka devletin aynı tarihî kökler üzerinde yeniden kurulduğu sancılı bir devirdir. O, eserlerini kaleme alırken yıkılmışlığın mahzunluğunda, diriliş kararlılığıyla halkının karşısına çıkmış bir aydın, bir mütefekkir sanatçıdır. ‘Ben edebiyatta yalnız sanata kail olmam. Yalnız sanata kail olsam, edebiyatı pek küçük görmüş olacağım. Hâlbuki o benim nazarımda o kadar büyüktür ki... Cehaletin, nasutî duyguların alçalttığı beşeriyet için onu haris addederim. Nazarımda edipler, insanlara, adiliklere karşı nefreti talim edecek mürşitlerdir...’ Diyen bir sanatçıyla karşı karşıya olduğumuzu hiçbir zaman unutmamalıyız. Bu açıdan bakıldığında o, bugün de bize söyleyecek çok şeyi olan yaşayan bir kişi olarak karşımızda durmaktadır. Mesela onun ilk defa 1914’te Tanin gazetesinde yayımlanan ‘Türklerin Millî Bayramı: Yeni Gün - 9 Mart’ başlıklı ‘Nevruz’u ‘Ergenekon Bayramı’ olarak anlatan yazısını hiç kesintisiz okuyarak ve gereğini yaparak bugünlere gelebilseydik şimdi toplum mühendislerinin tuzaklarına düşüp Nevruz bayramlarında birbirimizi incitmezdik. Bayramları hakikaten bayram olarak kutlardık. Ömer Seyfeddin’in İslâm’ı yanlış anlayan ve yanlış yorumlayıp yaşayanları ikaz ettiği hikâyelerinin, bugünün Müslüman’ını aynı tuzaklara düşmekten koruyucu etkisini görebilsek, İslâm’a ait olanla Arab’a ait olanı tefrik/ayırt eder İslâm’ın aydınlığında kurtuluşa ererdik. Onun “Efruz Bey” etrafında oluşturduğu hikâyelerinde Batı kolonizatörü bir aydın tipini anlattığını görür, bu tipin benzerlerinin bugün de yarın da insanımızı, insanlığımızı nasıl bizden çaldığını anlar, gafil olmazdık.”

 

Kastamonu Üniversitesi, 140. yaşında Ömer Seyfettin’i andı

Panel sonrasında; Kastamonu Üniversitesi Eğitim Fakültesi eski Öğretim üyelerinden Dr. Nazlı Rânâ Gürel de Ömer Seyfettin’i anlatan şiirini okudu. İki saati geçen bir süre panelistleri dikkatle ve ilgiyle dinleyenler sorularıyla, panelistler de cevaplarıyla etkinliği anlamlı kıldılar. Panel sonrasında Ömer Seyfettin Kitapları Sergisine ilgi daha da yoğundu. Etkinliğe katılanlar toplu fotoğraf çektirirlerken bu tip etkinliklerin daha sık yapılmasında fayda var diyerek ilgi ve meraklarını da belirtmiş oldular. (İslâm Yaşar)

 

HABER İÇİN TIKLAYINIZ

BASINDA BİZ

Doğumunun 140. Yılında Ömer Seyfettin ve İnebolu Paneli' nin gerçekleştirilmesi neticesinde, etkinlikle ilgili çeşitli gazetelerde haberler yapıldı.

Plaket Takma Etkinliği Gerçekleştirilmiştir

Kastamonu Üniversitesi Kültür Sanat Uygulama ve Araştırma Merkezi, İnebolu Kaymakamlığı, İnebolu Belediyesi ve İnebolu Çevre Turizim ve Kalkınma Derneği işbirliği ile gerçekletirilen Doğumunun 140. Yılında Ömer Seyfettin ve İnebolu Paneli kapsamında plaket takma etlinliği 26 Şubat 2024 tarihinde gerçekleştirilmiştir.